• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

Siyah Kurdele                                      
Üyelik Girişi
Facebook - Twitter
 Instagram
Kategori ve Sayfalar
Namaz Vakitleri
Küçük Avcı

Yıldırım İnşaat
Elal Ajans
 
Reklam Alanları

Faydalı Linkler
Günün Sözü
Tarihte Bugün

Tarihte Bugün v.7.0
Site Haritası
sanalbasin.com üyesidir

İstanbul Üniversitesi (İÜ)İletişim Fakültesi ve Avrupa 2010 Kültür Başkenti İstanbul’un etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen “Çok Dilli İletişimin Merkezi: İstanbul” adlı panel ve sergi İstanbul Üniversitesi’nde gerçekleştirildi.

Projenin sahibi olan İÜ İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Suat Gezgin, panelin moderatörlüğünü de yaptı. İstanbul Üniversitesi Doktora Salonu’nda yapılan panele konuşmacı olarak İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Arslan, Rum Apoyevmatini Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mihail Vasiliadis,  Ermeni Jamanak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ara Koçunyan ve Tarihçi-Yazar Orhan Koloğlu katıldı.Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Suat Gezgin, “Farklı kültür, din ve mezheplere mensup onlarca millet ve etnik grubu yüz yıllar boyunca çatısı altında barındıran Osmanlı Devleti’nin, bu farklı kökenlere mensup tebaasına, sağladığı fikir ve düşünce özgürlüğü dolayısıyla, İmparatorluğun başkenti İstanbul’da sayısı 19’a ulaşan pek çok farklı dilde gazete ve dergi yayınlanmıştır” dedi.Proje ekibi olarak 19 farklı dilde yayımlanan bu gazete ve dergilerden toplam 66 ayrı yayına ulaştıklarını belirten Gezgin, ‘Yaklaşık 11 aylık bir çalışmanın ürünü olan bu projenin sonuçları somut olarak ortaya koymuştur ki: Türk insanı, dolayısıyla Türk yönetimi, milli kültürlerin korunması ve gelişimi konusunda son derece duyarlılık göstermiştir. Düşünceyi ifade özgürlüğü konusunda çoğu zaman serbest bir ortam sunmuştur. Tüm din, dil ve ırklardaki tebaasına aynı mesafede durmuştur’ diye konuştu.Gezgin, yine bu projenin yüzlerce yıl Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapmış olan İstanbul’un nasıl bir evrensel kültür merkezi olduğunu da ortaya koyduğunu belirtti.İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gökçen de açılış konuşmasında, imparatorluk şuuru içinde, geçtiğimiz dönemde bu kadar yayın gerçekleştirilmiş olmasının ve imparatorluk sınırları içinde bütün konuşulan dillerle ilgili yayınların yapılmasının günümüze ışık tutacağını söyledi.Günümüzde çok tartışılan farklı dillerde yayın yapılmasına ilişkin tartışmalara bu çalışmanın ışık tutacağını belirten Gökçen, bu tür çalışmaların önemli olduğunu ve bu açıdan üniversite olarak bu çalışmalara destek vermek istediklerini belirtti.Serginin başka bir önem taşıdığına inandığını ifade eden Gökçen, “Böyle bir sergi sadece geçici olarak İstanbul Üniversitesi’nde kalmamalı. Gerek İstanbul içinde gerek İstanbul dışında ve uluslararası arenada yeniden sergilenmesi ve birçok yerde tartışılmasının sağlanmasına ihtiyaç vardır” diye konuştu.Konuşmasında matbaanın tarihini anlatan İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Arslan ise “Matbaanın Uzakdoğu’da ortaya çıktığı malumdur. Uygurların ilk defa oynar harfleri icat ettiğini biliyoruz. Çinliler bunu metal hale dönüştürüyor. Moğollar Avrupa’ya getiriyor. Gutenberg tarafından sistemli hale getirilip gazetelerin çıktığını biliyoruz” dedi.Arslan, Osmanlı’da 1494’te ilk kitabın Yahudiler tarafından basıldığını ve 1627’de Rum matbaasının kurulduğunu belirtti. Arslan, İstanbul’un sadece bir grubun merkezi olmadığını, her gruptan gazetenin çıkarıldığı evrensel bir merkez olduğunu vurguladı. İstanbul’un tarihte ticari olduğu gibi kültürel de bir kavşak olduğunu belirten Jamanak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ara Koçunyan, “1910 yılının İstanbul’unda bir Fransız seyyahın izlenimlerinde, İstanbul’da günlük ve haftalık olmak üzere 26 farklı dilde gazete yayımlandığı belirtiliyordu. Bugün İstanbul’da günlük ve haftalık yayımlanan gazetelerin dil sayısı 6” dedi. Koçunyan bugün New York’ta ise günlük ve haftalık 9 farklı dilde gazetenin yayımlandığı belirtti.Konuşmasına matbaanın tarihini anlatarak başlayan Apoyevmatini Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mihail Vasiliadis, çok uluslu ve çok kültürlü Osmanlı İmparatorluğu’nda Rum basının aldığı yol hakkında konuştu. 1839’da İstanbul’da Rumca İstanbul adlı bir gazete yayımlanmaya başladığını vurgulayan Vasiliadis, ilk feminist yayının da Osmanlı’da yapıldığını vurguladı. Vasiliadis, Ermenilerin en büyük katkısının karikatürü Osmanlı’ya Türkçe olarak getirmesi olduğunu belirten Tarihçi-Yazar Doç. Dr. Orhan Koloğlu ise “Gerçekten Osmanlı Devleti’nin çok değişik bir yapısı var. En uzun ömürlü İslam Devleti’dir. Burada bir özellik var. Osmanlı 60’dan fazla cemaati bir arada yaşatmıştır. O cemaatlerin hiçbirine dini baskı yapmamıştır. Kendi kültür ve inançlarında serbestlik tanımıştır. Osmanlı yapısıyla bugün ilkeler arasında sayılan konuları o zaman uygulamış” dedi. O dönemde sansürün sadece Rumca gazetelerde değil Türkçe gazetelerde de olduğunu belirten Koloğlu, “En çok sansüre uğrayan Türkçe gazetelerdir. Çünkü devletin resmi dili Türkçe’dir” şeklinde konuştu.Koloğlu, ‘İstanbul’un Avrupa Kültür Başkenti niteliğine yüzde yüz katılıyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.Panelin ardından Osmanlı döneminde 19 farklı dilde yayımlanmış gazete ve dergilerin yer aldığı serginin açılışı gerçekleştirildi. Sergi İÜ’nün ardından 3 hafta süreyle TGC Basın Müzesi’nde izleyiciyle buluşacak.

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın sponsorluğunda hazırlanan projeyi İÜ İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Suat Gezgin gerçekleştirdi. Proje koordinatörlüğünü ise Basın Tarihçisi Doç. Dr. Orhan Koloğlu ile Doç. Dr. Belkıs Ulusoy ve asistan ekip birlikte yürüttü.

 

380 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
ULAŞIM
 Otobüs Seferleri Metro Seferleri
 İzban Seferleri
 VAPUR SEFERLERİ
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Hava Durumu
Günlük Burçlar

Günlük Burç Falınız


Saat
Takvim
Sayı 2 Sayfa 1
Mayıs Sayısı Sayfa 1
Yıldırım İnşaat

 

 

Elal Ajans
   
Küçük Avcı