İzmir SMMMO Üyesi Ekonomist Ayten Karadağ, ‘İzmir’in ekonomisinin durumunun tedirgin edici olduğunu belirtti.Karadağ, İzmir ülkemizin hem batıya açılan kapısı hem de liman ve kıyı kenti konumundadır. İzmir’de başta tarım ürünleri olmak üzere birçok sektörün avantajları bulunmaktadır. Ne yazık ki, tüm bu artılara rağmen İzmir ekonomisi son dönemlerde büyük bir durgunluk içerisindedir’ dedi. Kentin bilançosunu çıkaran İzmir SMMMO Üyesi Ekonomist Ayten Karadağ, ‘2011 yılının verilerini incelediğimizde maalesef görüyoruz ki; İstanbul başta olmak üzere diğer illere oranla İzmir ilinin ihracat değerleri SOS vermektedir. Bu durum tarih boyunca liman ve ihracat kenti kimliği ile özdeşleşmiş İzmir için kötü bir haberdir. Bu sorunun üstesinden gelmek için başta siyasilerimiz olmak üzere kentimizin tüm dinamik yapıları el ele vermelidir’ dedi.
Karadağ, İzmir’in her sektörde avantajı bulunmasına ve gelişmiş dünya ülkelerinin son yıllarda çok önemsediği organik tarım ve tarım ürünleri başta olmak üzere oto sanayi, konfeksiyon, mobilya sektörlerinin çok gelişmiş olmasına rağmen ihracattaki yaşadığı durgunluğun tedirgin edici olduğuna işaret ederek bu durum İzmir’in geri kalmasına sebep olmaktadır’ dedi. Yerli yatırımcı İzmir’e gelmediği gibi, yabancı yatırımcıların da İzmir’in avantajlarına rağmen kendilerine daha iyi olanaklar sağlayan başka illere yöneldiğini ifade eden Karadağ, İzmir ekonomisin büyümesi için yerli yatırımcılara olduğu kadar yabancı sermayeli yatırımcılara ve ortaklıklara ihtiyaç vardır’’ dedi. Karadağ, Türkiye’de 2011 Ekim ayı itibariyle 27.595 adet uluslararası sermayeli şirketin olduğunu ve uluslararası sermayeli şirketlerin illere göre dağılımında İzmir’in sıralamada dördüncü olduğunu dile getirdi. Karadağ, İstanbul ilinde 15.360 adet, Antalya ilinde 3.354 adet, Ankara ilinde 1.794 adet uluslararası sermayeli şirket varken İzmir’de bu sayının 1.587 adet olduğunu belirtti. Gerek yerli gerekse yabancı yatırımcı sayısı ele alındığında İzmir ile İstanbul ili arasında uçurumun her geçen gün daha da büyüdüğünü dile getiren Karadağ, açıklamasını şöyle sürdürdü; Tüm bu sorunlarla birlikte birde vergi gelirleri açısından illerin payını incelediğimizde İstanbul ili İzmir’e 10 misli fark atmaktadır. Ayrıca İzmir’de istihdam gittikçe daralmakta ve ekonomik durgunluk nedeniyle firmalar işçi çıkartmakta hatta kepenk kapatmaktadır. İzmir ekonomisine hayat verecek adımlar atılmıyor ve de hali hazırdaki yatırımlar bir türlü tamamlanamadı. Turizm kenti denilen İzmir’e ne yazık ki arzulanan turist de gelmiyor. Bu sorunlara kalıcı çözüm bulmak için İzmir ekonomisine can suyu olacak nitelikteki yatırımlar en kısa zamanda hayata geçirilmelidir. Bu güne kadar hep ihracat artacak, yatırımlar hızlanacak gibi varsayımlarla oyalanıp durduk. Kalıcı çözüme yönelik adım atmadık. Siyasetçiler ne yazık ki varsayımlar üzerine konuşmayı çok seviyor. Bizlerde buna inanıp elimizdeki mevcut potansiyelin kullanılamaması, İzmir gerçeğin kaybedilmesine tepki vermiyoruz. Siyasetçilerde icraat yok laf çok. Artık İzmirliler olarak susmamalıyız. İzmir ekonomisinin canlanması için kamuoyunu ve ildeki sivil toplum örgütlerini, yerel yönetimleri, özel ve resmi kuruluşları, odalar ve dernekleri göreve davet ediyorum. İzmir ekonomisi artık Anadolu’daki şehirlerin arkasında kalmamalı. İzmir ekonomisi Avrupa kentleri ile yarışır konuma gelmelidir. |
629 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |