"Akademimiz İçin Büyük Önem Taşıyor"

Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Montessori sertifika takdim töreninde konuşan Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Dünya genelinde yaygın olarak kullanılan Montessori Eğitim Modeli hem akademimiz için hem de eğitim kurumumuz için büyük önem taşımaktadır” dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen ‘Türkiye’de Montessori Uygulamaları’ paneli ve Montessori Eğitimi Sertifika Takdim Töreni, Rektörlük binası 15 Temmuz Şehitler  Salonu’nda gerçekleştirildi. Törene Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Buca Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Ercan Akpınar, Montessori eğitmenleri, eğitim alan öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Törende Montessori eğitimini tamamlayan Dokuz Eylül Üniversitesi Özel 75. Yıl Eğitim Kurumlarında görevli öğretmenlere sertifikalarını veren DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, temel eğitimdeki metot ve uygulamalar ile bu süreçte yer alan kişi ve kurumların önemine değinerek, “Biz üniversite olarak nitelikli öğretmenler yetiştiren bir kurumuz ve eğitim modellerinin oluşturulması ile icrasında kabiliyet sahibiyiz. Bu yönümüz, uluslararası eğitim sistemlerini uygulama ya da geliştirilmesinde bizlere güç vermektedir. Bunlardan birisi olan; dünya genelinde yaygın olarak kullanılan Montessori Eğitim Modeli de bu bağlamda hem akademimiz için hem de eğitim kurumumuz için büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.

Kendi eğitim kurumuna sahip az sayıdaki yükseköğretim kurumundan biri olarak, Montessori Eğitim Sisteminin hem akademik anlamda hem de uygulayıcı olarak ilgi alanlarına girdiğini belirten Hotar, “Özel 75.Yıl Eğitim Kurumlarında 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı itibariyle okul öncesi eğitim alacak minik evlatlarımız için bu eğitim sistemini uygulamaya başladık. Bunun için eğitmenlerimizin eğitilmesinden kurum içi imkan ve fiziki şartların geliştirilmesine kadar birçok aşamayı da titizlikle ele aldık. Geldiğimiz noktada bu eğitim modelinin okul öncesindeki çocuklarımızın gelişimleri ve edinimleri açısından son derece faydalı olduğunu gördük. Üniversite olarak kurumdaki eğitmenlerimiz, Buca Eğitim Fakültemizdeki bilim insanlarımız ve Montessori eğitmenlerinin desteği ile bu sistemi öğrencilerimiz adına sürekli güncel tutmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Açılış konuşması ve sertifika töreninin ardından ‘Türkiye’de Montessori Uygulamaları’ başlıklı panelde, oturum başkanı Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Günseli Yıldırım, Montessori Eğitimcisi Emel Çakıroğlu Wilbrant, Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü Araş. Gör. Ezgi Fındık, Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Okulöncesi Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Güzin Özyılmaz katılımcılara Montessori yöntemini anlattı.

100 YILLIK MODEL

Montessori eğitiminin tarihçesinden bahseden eğitimci Emel Çakıroğlu Wilbrant,“Maria Montessori 1896’da tıp fakültesinden mezun olup üniversitesinin psikiyatri kliniğinde asistan doktor olarak çalışması sırasında zihinsel engelli çocuklarla çalışma fırsatını bularak eğitim bilimleriyle tanışmıştır. Eğitimde reform arayışının en yoğun olduğu dönem olan 19. Yüzyılın başlarında Maria Montessori,  mevcut pedagojik yaklaşımlar çocuğun kişiliğine yönelik olmayıp onu eğitimin ve dersin bir nesnesi yaptığı görünüşünü ileri sürdü. O dönemin eğitim sistemini kökten değiştirecek olan bir sistem geliştirdi. Modern eğitimde doğru olarak kabul ettiğimiz pek çok yenilik 100 yılı aşkın bir zaman önce Maria Montessori tarafından ortaya konmuştur” diye konuştu.

Yorumlar