"Başkanlık Tartışmalarının İçinde Yokuz""Başkanlık Tartışmalarının İçinde Yokuz"CHP'nin 2. adamı olan Kamil Okyay Sındır, Bakırçay Genel Yayın Yönetmeni Rıdvan Karapehlivan'a açıklamalarda bulundu. Karapehlivan'ın Sındır ile yaptığı röportaj aşağıdadır;
CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır “CHP olarak biz başkanlık sistemi hakkında şöyledir böyledir hiç bir şey demeyiz. TC devleti demokratik laik ve sosyal hukuk devletidir güçlü bir meclisi sonuna kadar savunuruz. Bunun dışında bir rejim tartışmasının içinde ve zemininde olmayız. Hani gelsinler görelim anlayışında bile olamayız getirmesinler görmek istemiyoruz. Biz parlamenter demokratik rejimin güçlendirilmesi birinci sınıf özgürlükçü demokratik rejimi sonuna kadar savunuyoruz ülkemizin ihtiyacı olan daha demokratik bir rejimi daha ileriye taşıyacak olan darbe hukukundan arındırarak parlamenter demokrasiyi güçlendirecek olan anayasamızın bazı maddelerini değiştirerek özgürlükçü ve birinci sınıf bir demokrasiyi sağlamaktır” dedi. Ülkemiz uzun süredir terör sorunu ile boğuşuyor bugün de Aliağa da bir şehidimiz vardı bu konuda neler söylemek istersiniz? Memleketimiz uzun yıllardır bir terör sorunu ile boğuşuyor 1980’li yılların başından beri hala bu sorun devam ediyor. Bugünkü siyasal iktidar göreve geldiğinde sorun hemen hemen bitme noktasında iken bugün derinleşen bir hale geldi her gün şehitlerimiz var. Ben öncelikle bütün şehitlerimizi rahmetle anmak istiyorum. Onların ailelerine ve bütün ulusumuza başsağlığı diliyorum. Bütün bu terör belası ile uğraşırken Türkiye’nin komşuları ile olan ilişkilerinde büyüyen sorunlar, tüm dünyada yitirdiğimiz itibar, Suriye de savaşın en üst düzeyde olması. Ve bizimde bu ülkelerin iç sorunlarında artık masaya bile oturamıyor olmamız büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Tüm bu sorunlar ile boğuşurken Birde 15 Temmuz da darbe girişimine maruz kalmamız, devlet içinde yapılandırılmış olan terör örgütünün siyasal ayağının ortaya çıkarılarak sorumlularının yargı önüne mutlaka çıkarılması gerekiyor.
Bu darbe girişimi ile memleketimiz bir anda her şeyi unuttu ekonomik sorunlar anlamsız hale geldi. Burada devleti değiştirmeye hatta yok etmeye yönelik bir çabayı gördük. Buna karşı mücadele devam ediyor ama kurunun yanında yaş yanmasın suçun kişiselliği ve masumiyet karinesinin mutlaka dikkate alınmasını vurguluyoruz. Ama teröre kim bulaşmışsa teröre maddi manevi kim destek vermiş ise ve devleti ortadan kaldırma çabası içinde olan kim varsa hukuk önünde adil bir yargılama hakkı ile en yüksek ceza ile yargılansın. Buna kimsenin itirazı yok ama suç kişiseldir. Suçu işleyen evin erkeği olabilir ama onun çoluğunun çocuğunun geleceğini karartacak onları da bu suçla ilişkilendirmek doğru değil biz bunlarla ilgili olarak sayın başbakan ile ilgili bakanlıklar ile temas halindeyiz Bu hassasiyetiniz kamuoyuna yanlış mı aktarılıyor acaba? Yanlış aktarılacak hiçbir şey yok biz terör ile mücadelenin en üst düzeyde yapılması bütün teröristlerin yargı önünde hesap vermesinin sonuna kadar arkasındayız. Hükümetin tüm kuruluşlarına bu konuda her türlü desteği de vermeye hazırız. Ama tabi biz demokratik laik ve sosyal hukuk devletiyiz. Bazı insan vicdanını kanatan örnekler ile karşılaşmak bizi üzüyor. Bu mücadele de sizce hukuk dışına çıkılıyor mu? Türkiye Birleşmiş Milletlerin hukuki ve siyasal haklar sözleşmesine imzacı bir taraftır. Bu sözleşmenin ilk 10 maddesine yönelik taahhütlerini askıya almış durumda, bunlardan 14. madde adil yargılanma hakkıdır. TC devletini yöneten hükümet OHAL kapsamında adil yargılanma hakkını askıya alıyoruz. Yani bunun anlamı adil yargılayamayabiliriz. Biz hukuk devletiyiz. Bunlarla mücadele etmek boynumuzun borcu bu ülkede ne PKK terör ve teröristini görmek isteriz ne de FETÖ terör ve teröristini görmek istiyoruz. Biz huzur içinde yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Tek derdimiz bu Ülkede ekonomi nasıl gidiyor sizce? Ekonomik bazı sorunlar var son bir ay içinde devlet 17 milyar lira bütçe de açık verdi. Yani sürekli devlet büyüme rakamları yüzde 4 düzeyinde kalsın diye açık veriyor. Kamu harcamalarını artıran bir politika izliyor. Ekonomi de doların ateşi düşmüyor. Öbür taraftan başbakan dolar inerde çıkarda ne önemi var diyor. Ne önemi var olur mu doların artıyor olması petrol ve doğalgaz fiyatlarını en başta etkiliyor. Yaşamın her noktasında fiyatları artırıyor bu; bu kadar basit. Finans piyasalarını da doğrudan etkiliyor. Moodys de önemsemediler Moodys de ülkemizi yatırımı riskli ülkeler arasına soktu. Bırakın yatırımı ülkeden sıcak para kaçıyor.bir hafta içinde 800 milyon dolar sıcak para çıkışı gerçekleşti. Bunlar ekonomik sorunlar eşiğindeyiz kendini göstermiyor. Şu anda hükümetçe baskılanıyor ama asla dilemeyiz yoksulluk işsizlik artsın her beş gençten biri işsiz konumda, Başkanlık sistemi tartışmaları konusun da partiniz ne düşünüyor? CHP olarak biz başkanlık sistemi hakkında şöyledir böyledir hiç bir şey demeyiz. TC devleti demokratik laik ve sosyal hukuk devletidir güçlü bir meclisi sonuna kadar savunuruz. Bunun dışında bir rejim tartışmasının içinde ve zemininde olmayız. Hani gelsinler görelim anlayışında bile olamayız getirmesinler görmek istemiyoruz. Biz parlamenter demokratik rejimin güçlendirilmesi birinci sınıf özgürlükçü demokratik rejimi sonuna kadar savunuyoruz ülkemizin ihtiyacı olan daha demokratik bir rejimi daha ileriye taşıyacak olan darbe hukukundan arındırarak parlamenter demokrasiyi güçlendirecek olan anayasamızın bazı maddelerini değiştirerek özgürlükçü ve birinci sınıf bir demokrasiyi sağlamaktır. Ondan öteye bu ülkenin hiçbir rejim değişikliğine ve tamamen yeni bir anayasaya ve anayasada adı ne olursa olsun ister başkanlık ister partili Cumhurbaşkanlığına ihtiyacı asla yoktur tartışılması zeminin de bile olmayız.
|