Ege Üniversitesi(EÜ)’nin bu yıl 4.sünü gerçekleştirdiği Egeart Sanat Günleri kapsamında gerçekleştirilen panellerden biri olan “Medya, Birey ve Sanat” konulu panel Atatürk Kültür Merkezi’nde pek çok sanatçı ve sanatseverin katılımıyla gerçekleştirildCem Erciyes ve Hüsamettin Koçan’ın konuşmacı olarak katıldığı panelde Medya’nın sanat ile ilişkisi, günümüz bireyinin kitle kültürü ile etkileşimi konularında açıklamalar yapıldı. Panelde konuşan EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz; “ Medya’nın sanat günlerine destek olması, katılımı arttırmak için etkinliklerimizi topluma duyurması gerekliliği inancındayım. Egeart gibi çeşitli etkinliklerimizle birinci hedefimiz İstanbul’la yarışmak ikinci olarak sanatımızı dünyaya duyurmaktır” şeklinde konuştu. Konuşmacılardan Hüsamettin Koçan sunumunda; “Kitle kültürü günümüzde kendi varlığını yaşamımızda yürütmeye başlıyor. Halkla ilişkiler yoluyla neyi nasıl göstereceğiz, duyuracağız noktasında medyayı da kitle kültürünün bir parçası olarak görüyorum. Bu kültür içinde sanatı kitlelere iletecek kanal olarak halkla ilişkiler olgusudur. Müze, galeri ve müzayedeler bir araya geldiğinde kitle kültürü bazı kanallarla topluma pompalanıyor. Sansasyonlar ile kitleler tarafından sanat yapıtı ekonomik bir meta olarak algılanıyor. Sanat fuarları ve müzayedelerde sanatçılar üzerinde oluşan sansasyonlar ile eserlerinin değeri ekonomik olarak okunmaya başlanıyor. Daha pahalı resim, heykel satmak kaygısı sanatın asıl değerinin önüne geçiyor. Kar ideolojisi bir ticaret mekanizması olarak sanata sızıyor. Sanatçı kuratörlere ve satın alıcılara direnme noktasında sağlam durmalıdır. Aksi halde sanatçının yaratıcı olarak değil ekonomiyi şekillendiren bir kimliğe büründüğü görülecektir” şeklinde konuştu. “Günümüz insanının yol gösterici eleştirmenlere ihtiyacı var” Panelde medya ve kitle kültürü konularına değinen Cem Erciyes ise; “İzleyiciler olarak neyi dikkate alacağımız konusunda eleştirel olmak zorundayız. Kitle kültürünün araçlarından biri olan medya daha fazla kültür sanata yönelme konusunda toplumu yönlendirebilir. Toplumsal değişim ile Türkiye eskiye göre rakamlar bunun tersini gösterse de daha fazla okuyan bir toplum olmuştur. Galeriler daha fazla önem kazanmış, müzayede kavramı sanat ortamında belirmiştir. Sanatçıların hayatla kurdukları ilişki değişimi etkilemektedir. Günümüz insanı artan çeşitlilikle neyi nasıl izlemesi gerektiği konusunda bilinçli yol gösterici eleştirmenlere ihtiyaç duymaktadır. Medya Cumhuriyet Döneminden itibaren kültürü sanatı sevdirme misyonuna hizmet etmeye başlamıştır. Ancak Kültür sanat sadece bu sayfalara sıkışıp kalmamalıdır” dedi.
|