İzmir’e getirmek istedikleri modern yolcu gemilerini Türkiye’de yapacak teknolojinin ve mühendislerin olduğunu söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, bugüne kadar ihale için dosya alan 16 firmadan 9 tanesinin Türk firması olduğunu açıkladı.İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) “Dost Meclisi” toplantısına katılarak önemli açıklamalar yaptı. MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Abdurrahman Çabuk’un açılış konuşmasının ardından kürsüye gelen Başkan Aziz Kocaoğlu, son dönemlerde kamuoyu gündemini meşgul eden konularla ilgili önemli ve samimi açıklamalarda bulundu.Başkan Aziz Kocaoğlu, yolcu vapuru ihalesi konusunda ortaya atılan spekülasyonların ve yapılan tartışmaların kendisini “çok üzdüğünü” söyleyerek, “Ortaya atılan iddialarla ‘ihaleye yerli firma giremez’ deniyor, ama bugün itibariyle teklif vermek için belediyeden 16 ihale dosyası alınmış ve bunların 9 tanesi yerli, 7 tanesi de yabancı firma” dedi. Yerli üretimin desteklenmesi konusunda en büyük çaba gösteren kurumların başında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin geldiğini ve bugüne kadar yaptıkları çalışmalarla bunu ortaya koyduklarını söyleyen Başkan Kocaoğlu, “Son dönemde bir lobi faaliyeti gibi yürütüldü, Bu açıkçası canımızı sıktı, sıkmaya da devam ediyor. Binali Yıldırım Bey, sektör temsilcileriyle toplantısındaki konuşmasında ‘yerli firma alsın’ diyor, ben de yerli firma alsın diyorum, içim gidiyor. Keşke yerli firma alsa da memleketin deniz-tersane sektörünün kalkınmasına faydamız olsun. Bunu istemesem kendimden şüphe ederim. İzmir’de biraz daha işe bakarsak iyi olacak sanıyorum; çünkü insanlar boş kalınca ‘o bunu dedi, bu öyle mi dedi’ diye laf çoğalıyor” diye konuştu. En son teknoloji, uzun süreli kullanım Gemilerin 40 – 50 yıl gibi uzun süre kullanılan araçlar olduğunu vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu şöyle devam etti: “Ne kadar geleceği yakalarsak, yatırımı o kadar rantabıl yaparız diyerek uzun süren çalışmalardan sonra karbon kompozit katamaran cinsi olarak gemileri belirledik. Herkese sorduk; Gemi Mühendisleri Odası ve Türk Loydu’na da sorduk. Toplantı yaptık, konuştular. Ben de 300 milyonluk ihaleye çıkıyorum, tüm sorumluluk belediye başkanına ait, yanlış karar verir miyim diye sabaha kadar uyumuyorum zaten. Arkadaşların sesi yüksek çıkınca, dedim çağırayım konuşalım. Münazara yaptık, 2-3 saat sürdü. Tüm samimiyetimle ‘acaba’ diyeceğim bir husus ya da hata yaptığımızı ortaya koyan bir şey gösteremediler. Biz de yolumuza devam ettik. ‘Malzemesi çok pahalı’ diyorlar, 3 kat pahalı diyorlar. Hammaddenin pahalı olması, bir geminin fiyatında yüzde 5- 10 oynar. Arabada saçın maliyeti arabanın fiyatına ne kadar yansır? Evet biraz pahalı, ama son teknoloji ve en sağlam malzemeden yapılacak. Uçak teknolojisinde, deniz altında, savaş gemisinde kullanılan karbon kompozit malzemeden yapılacak gemiler alıyoruz.” “Türkiye’nin teknolojisi yeterli” “Bu gemi teknolojisini bu ülkede uygulayacak tersane de var gemi mühendisi de var” diye konuşan Başkan Kocaoğlu, “Bu malzemeyi üreten ülkelerden bir tanesi de Türkiye. Ülkemizde bu malzemenin hammaddesi de yapılabiliyor. Alüminyum ya da çelik gövde olsaydı belki çok daha fazla tersaneci bu ihaleye girecekti. Ama biz bir yandan İzmirli’ye son teknoloji ürün sunmak diğer yandan da sanayiciyi taleplerimizle biraz zorlayarak yukarı çekmek zorundayız” dedi. Türkiye’de yerli firmaları korumak için yasadan gelen yüzde 5 oranında teşvik de olduğunu hatırlatan Başkan Kocaoğlu, “Yerli firma 99 kuruş verirse, yabancı firma 95 kuruş da verse ihaleyi yine yerli firma alır” şeklinde konuştu. Yeni iskeleler geliyor Göreve geldiğinden bu yana “yerelde kalkınma” hedefiyle çalışmalarını yürüttüklerini söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, “Tabii ki makro kalkınmayı hükümet yapacak, ama yerel yöneticiler yerel dinamikleri harekete geçirecek çalışmalar yapmalılar” dedi. İzmir’in ihtiyacının “teşvik” olduğunu belirten Başkan Kocaoğlu, “Komşu illerle aradaki teşvik farkı kaldırıldığında, İzmir’in sanayi bölgelerinin 2- 3 yılda dolmaması mümkün değil. Teşvik olsa, yatırımcılar Manisa yerine hemen yanında limanı olan Aliağa’ya gider” diye konuştu. İzmir Limanı’nın mutlaka büyütülmesi gerektiğini de ifade eden Başkan Kocaoğlu, Bakanlık tarafından Liman kapasitesinin artırılacağını, Büyükşehir Belediyesi tarafından da Körfez’in rehabilitasyonu için gerekli çalışmaların yapılacağını bildirdi. Rehabilitasyon kapsamında akıntıyı sağlamak için sirkülasyon kanalları açılacağını ve ilerleyen süreçte belirlenen yerlere iskeleler kurulacağını ifade eden Başkan Kocaoğlu, şöyle konuştu: “Şu anda eski liman dediğimiz Pasaport ve Konak Pier arası zaten marina halinde. Sadece ortada mendirek var. Burası kısa sürede marina şeklinde düzenlenebilir. Ama durumu karışık, arap saçına dönmüş. Ulaştırma Bakanımıza, Maliye Bakanımıza ilettik. Hani yapılamıyorsa Belediye olarak biz yapalım kente bir marina gelsin mantığıyla düşünmüştük, ama bir sonuç alamadık.” Yapılan çalışmalar kapsamında Yeni Kent Merkezi olan Salhane-Turan arasında da bir marina yapılmasının düşünüldüğünü bildiren Başkan Kocaoğlu, İnciraltı’nın planlanması kapsamında o alana da bir tane marina düşünüldüğünü söyledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, MÜSİAD üyeleri tarafından getirilen “kruvaziyer limanı İnciraltı bölgesinde olsun” önerisine katılmadığını, bu limanın turistlerin Agora-Kadifekale-Kemeraltı aksını yürüyerek dolaşabilecekleri mesafede bulunması gerektiğini kaydetti. “Dosya sahibine bakmadan tüm planları inceliyorum” İzmir’e yatırım yapacak kişilerin her türlü işini, yasal çerçevede olmak kaydıyla çözmekle mükellef olduğunun altını çizen Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Belediyede planlamadaki genç şehir plancı arkadaşların hepsini tanırım. Hata olmasın diye, harita üzerinde sık sık neredeyse her 100 dönüm üzerinde tartışarak planları yaptık. Görevde olduğum 7.5 yıldır, başvuran tek bir vatandaşın dosya üzerindeki adına bakmadan işimi yapmak için bazen sabahlara kadar çalışıyorum. Benim çalışmadığım, meclise giden bir planlama yok. Hiçbir dosyanın da sahibi ‘kimmiş’ demedim. Vatandaşın işini görelim. Ama vatandaş biraz kantarın topuzunu kaçırmıştır, 10 olacak yere 100 istiyordur, o zaman o vatandaşa, ‘Senin istediğin gibi olmaz’ deriz.” Eşrefpaşa, dar gelirlinin sigortası
|
793 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |