Ege Üniversitesi, bu yıl dördüncüsü düzenlenecek olan Uluslararası Ege Art Sanat Günleri’nde, İzmirlileri yüzlerce yerli ve yabancı sanatçı ve sanat eseri ile buluşmak üzere çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor.

Türkiye’nin dördüncü, Ege bölgesinin ise ilk kurulan Üniversitesi olma sorumluluğunu sanat alanında yerine getirmeye çalışan Ege Üniversitesi EgeArt ile bölgenin ve kentin bilimsel, kültürel ve sanatsal gelişimine katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Bu yıl 9-25 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek olan 4. Uluslar arası EgeArt Sanat günleri kapsamında İzmirliler bir kez daha sanat dolu günler yaşayacak. Sanatı her yönüyle İzmirlilerle buluşturmayı amaçlayan etkinlikle, 18 ayrı kültür merkezi ve sergi salonunda Türk ve yabancı sanatçıların eserleri sanatseverlere sunulacak. İki hafta sürecek olan etkinlik boyunca 31 üniversitenin güzel sanatlar fakülteleri, Eğitim Fakülteleri ve Yüksek Okullarından öğretim elemanları bir araya gelerek sanatı, bilimsel bir platformda tartışacak. Etkinliklerde, Ankara, Eskişehir, İstanbul ve İzmir’den katılacak galerilerin eserleri de yer alacak.

4. Uluslararası EgeArt Sanat Günleri kapsamında Ege Üniversitesi Kampüsü içinde; dünyaca ünlü heykeltıraş, Danimarkalı Sanatçı Nina Hole ve Ann Charlotte tarafından Türkiye’de ilk kez uygulanacak bir etkinlik ile Seramik Heykel Çalıştayı yapılacak. Öte yandan EgeArt Sanat Günlerine Finlandiya’dan katılan Türk Sanatçı Hasan Fuat Sarı tarafından mermer heykel çalıştayı, Almanya’dan katılacak Ulric Barnikel tarafından ise bir metal heykel çalıştayı yapılacak.

Etkinlik kapsamında “Genç Sanat Resim Yarışması” ve “Kısa Film Yarışması düzenlenecek. Genç Sanat Resim Yarışmasına katılmak isteyenler için son müracaat tarihi 7 Ekim 2011, Kısa Film Yarışması için son müracaat tarihi ise 21 Kasım 2011 olarak belirlendi.

“EÜ KÜLTÜR VE SANATLA BİLGİYİ ZENGİNLEŞTİRMEYİ AMAÇLIYOR”

EÜ Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılan basın toplantısında tüm dünyadan sanatçıları davet eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz şunları söyledi: “Biz her zaman Üniversite olarak bilgiyi üretmekten sorumluyuz. Üniversitede sadece öğretmek yetmez, bu öğretilenlerden bir de çalışmalar yapmak, üretmek ve bilimi yaymak noktası gelişmiştir. Üniversiteler olarak öğretmek, üretmek zorundayız ama bilim toplumu anlayışı içinde ürettiğimiz bilgiyi yaşama geçirmek zorundayız.  EÜ bildiğini yaşama geçirme, topluma mal etme, toplumun tüm bireylerinin bunu örnek alması yolunda bir felsefeyle ilerliyor. O felsefe kültür ve sanatla bu bilginin zenginleştirilmesi. Biz 50 bin öğrencisi olan Türkiye’nin 4. sırada kurulan üniversitesiyiz. Daha yoğun bir çabayla üretilen bilgiyi halkın yaşam biçimi haline getirmeye çalışıyoruz. Bu bir toplumsal sorumluluk bilincidir. Kültürler köprüsü olan bir kentte yaşıyoruz. Bölgemizde kültürün ve sanatın oluşturulduğu bir kentin üniversitesi olarak sorumluluğumuzu yerine getirmek istiyoruz. Bu doğrultuda 4. kez EgeArt adını verdiğimiz sanat şölenine tüm Türkiye’yi ve dünyayı davet ediyoruz.

Etkinliğimizin temasının yoğunlaştığı noktalar turizm, tanıtım, yaşam kalitesinin arttırılması. Turizmin kültür turizmi haline getirilmesi için sanatla bilimle zenginleştirilmesine ihtiyaç var. Geçmişten geleceğe bilimi felsefeyi sanatı eşleştirmeyi, zenginleştirmeyi hedefledik. Sanatın zaten alışık olduğu bir toplumda bilimsel veriler ve çıktılarla güncellenerek yeniden hatırlatılması bizim görevimiz. Bu seneki EgeArt’a 5.000’e yakın sanatçıyı davet ettik. 30’dan fazla üniversite bizimle birlikte ege Bölgesinin kültürüne katkıda bulunmayı kabul ettiler. Sanat da bilimin her kolu gibi bir usta çırak işidir. Sanatçılar ürettiklerini öğrencileri ile görsele dönüştüklerinde tüm halkla paylaşırlar. Bu şekilde İzmir’in sanatı yaşayarak ülke adına sorumluluklarını yerine getireceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.

Toplantıda konuşan EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Silkü; “Bu sene dördüncüsünü gerçekleştirdiğimiz etkinlikte Amerika Birleşik Devletleri, Kore, Hollanda, Romanya, Balkan Ülkeleri diye baktığımızda birçok ülkeden değerli sanatçıları bu etkinlikte buluşturuyoruz. EgeArt EÜ için bir laboratuar. Öğrencilerinin sanatsal üretim süreçlerinde estetik kaygı kazanmaları, üniversiteli olma yolunda, katkıların artması yolunda büyük önem taşıyor. EgeArt Uluslararası boyutunun yanında mali idareler, yerel yönetimle işbirliğinin iyi bir örneğini ortaya koyuyor. Farklı bölgelerde Aralık ayı içinde tüm kentin bu etkinlikte buluşmasını umut ediyoruz” dedi.

Seramik Sanatçısı ve Uluslararası EgeArt Sanat Kreatörü Tüzün Kızılcan ise; “ Bir sanatçı olarak insanın yaşamı süresince yakalayabileceği en önemli işlerden birini yapıyor olmanın keyfini yaşıyorum. İzmir gibi kültürün içinde olan bir bölgede sanatı anlatmak için, sanatın çok karmaşık laflarla söylenmesi gerekmiyor. Sanat yaşam kalitesini arttırmak için insanın yaşadığı süreci iyi değerlendirip sahip olduğu şeyleri daha iyi kavramasını sağlayan bir yumak halinde anlaşılabilir. EgeArt’ın halkla, bilenle bilmeyenle, yerel yönetimle sanatla birlikte üretilen yaşanan bir etkinlik olmasını diliyorum” dedi.

Yorumlar